
Menzel bildiride şu ifadelere yer verdi: “Dünya Kadınlar Günü’nü kutladığımız 8 Mart 2025’te, tüm kadınlara ve kız çocuklarına eşit haklar ve fırsatlar talep etmek için bir araya geliyoruz. Bu özel gün, yalnızca kadınların başarılarını kutlamakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini hatırlatır. Kadın ve erkek, bir elmanın yarısı gibidir; birbirini tamamlayan, beraberce güçlü bir bütün oluşturan varlıklardır. Ancak bu eşitliğin sağlanabilmesi için toplumsal normların, yasaların ve kültürel algıların derinlemesine değişmesi gerekmektedir. Kadınların ve kız çocuklarının maruz kaldığı ayrımcılık, şiddet ve adaletsizlikler, yalnızca onların değil, tüm toplumun geleceğini tehdit etmektedir. Bu nedenle, her türlü şiddete karşı durmak için birlikte hareket etmemiz şarttır. Şiddet, sadece fiziksel olmayıp, duygusal, ekonomik ve cinsel boyutlarıyla da karşımıza çıkan bir sorundur. Bu nedenle, bu sorunla mücadele etmek için kapsamlı bir yaklaşım benimsemek, toplumsal farkındalık yaratmak ve eğitim programları düzenlemek önemlidir.
‘EŞİT FIRSATLAR SAĞLAMALIYIZ’
“Eğitim, bu mücadelenin en temel taşlarından birisidir. Kız çocuklarına ve kadınlara yönelik eğitim fırsatlarının artırılması, onların güçlenmesine ve toplumsal hayatta daha aktif rol almasına olanak tanır. Aynı zamanda, erkeklerin de bu sürecin bir parçası olması gerektiğini unutmamalıyız. Cinsiyet eşitliği, yalnızca kadınların değil, erkeklerin de yararına bir meseledir. Erkeklerin şiddet karşıtı tutumlar geliştirmeleri ve kadınların haklarını savunmaları için bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Toplum olarak kadınların ekonomik, sosyal ve politik alanlarda eşit fırsatlara sahip olmalarını sağlamak için aktif bir şekilde çalışmalıyız. İş yerlerinde cinsiyet eşitliğini teşvik etmek, kadın girişimcilerin desteklenmesi ve liderlik pozisyonlarında daha fazla kadının yer alması için mücadele etmeliyiz. Bu sadece kadınların değil, tüm toplumun refahı için gereklidir.”
‘BU MÜCADELENİN PARÇASI OLALIM’
“Dünya, kadınların seslerini yükseltmelerine ve haklarını savunmalarına olanak tanıdıkça daha yaşanabilir bir yer haline gelecektir. Bu nedenle 8 Mart’ta sadece kutlama yapmakla kalmayalım, aynı zamanda bu mücadelenin bir parçası olalım. Kadınların ve kız çocuklarının haklarını savunmak, onların yanında durmak ve eşitlik için sesimizi yükseltmek hepimizin sorumluluğudur. Bu vesileyle, tüm kadınların ve kız çocuklarının Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, onlara eşit haklar ve fırsatlar diliyoruz. Birlikte, daha adil, eşit ve şiddetsiz bir dünya yaratmak için durmadan, bıkmadan mücadele edeceğiz. Unutmayalım ki, değişim için birlikte durmak ve sesimizi yükseltmek çok önemlidir.