SALDIRILAR TIRMANIYOR
Ortadoğu’da savaş ihtimali her geçen gün daha fazla hissediliyor. İran ile İsrail arasında yaşanan karşılıklı saldırılar dördüncü gününe girerken, sivil kayıplar ve yıkım bölgeyi derin bir krizin içine sürüklüyor.
13 Haziran sabahı İsrail tarafından başlatılan geniş çaplı hava saldırılarıyla İran’daki Natanz uranyum zenginleştirme tesisi ve Tahran’daki askeri noktalar hedef alındı. Bu operasyonlarda, aralarında sivil bilim insanlarının da bulunduğu en az 224 kişi hayatını kaybetti. Saldırılarda yüzlerce kişi de yaralandı.
İran, bu saldırılara Tel Aviv ve Hayfa başta olmak üzere birçok İsrail kentine 100’e yakın balistik füze ve İHA ile yanıt verdi. İsrail’in hava savunma sistemleri devreye girse de pek çok sivil yerleşim alanı hedef oldu, can kaybı ve hasar meydana geldi.
CAN KAYIPLARI ARTIYOR
İran resmi makamlarına göre saldırılarda 1.277 kişi yaralandı, ölü sayısı 224 olarak açıklansa da bağımsız kaynaklar bu sayının 400’ü geçtiğini bildiriyor.
İsrail tarafında ise Tel Aviv ve çevresine isabet eden füze ve İHA saldırılarında şu ana kadar 5 ila 14 kişi yaşamını yitirirken, en az 90 kişinin yaralandığı açıklandı.
STRATEJİK TESİSLER HEDEFTE
İsrail’in saldırılarında Şehran ve İsfahan’daki nükleer tesislerin yanı sıra Batı Azerbaycan ve Hürmüzgan’da askeri altyapılar da hedef alındı. İran ise yeni nesil füze sistemleriyle Iron Dome hava savunmasını deldiklerini iddia etti. Tel Aviv’deki enerji altyapısında büyük hasar oluştu.
FİLİSTİN’DEKİ KATLİAMLARIN GÖLGESİNDE
İsrail’in bu saldırgan tutumu, uluslararası kamuoyunda tepkiyle karşılanırken, yıllardır Gazze ve Batı Şeria’da gerçekleştirdiği katliamlarla hafızalara kazınan İsrail ordusu, bu kez doğrudan bir başka ülkenin sivil altyapılarına yöneldi.
Filistin’de yüzlerce çocuğun, masum sivilin yaşamını yitirdiği saldırılar hâlâ hafızalarda tazeyken, şimdi de İran’da benzer bir tablo oluşuyor.
TÜRKİYE’DEN GÜÇLÜ DİPLOMATİK HAMLE
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaşanan saldırıları “uluslararası hukuku hiçe sayan apaçık bir provokasyon” olarak tanımlayarak, bölge ülkeleriyle yoğun bir diplomasi trafiği başlattı.
İngiltere, Kuveyt, Umman, Irak, ABD, İran ve Suudi Arabistan liderleriyle görüşen Erdoğan, “Ortadoğu yeni bir savaşı kaldıramaz. Diplomasi dışında çözüm yoktur” mesajını verdi.
ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede Türkiye’nin arabuluculuk yapmaya hazır olduğunu da vurgulayan Erdoğan, krizden çıkış için çok taraflı bir çözüm zemini önerdi.
DIŞİŞLERİ: ULUSLARARASI HUKUK ÇİĞNENİYOR
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail’in İran’a yönelik hava saldırıları “uluslararası hukuka aykırı” ve “stratejik istikrarsızlaştırma girişimi” olarak nitelendirildi.
Bakanlık ayrıca, saldırıların İran–ABD nükleer müzakerelerini bilinçli şekilde sabote ettiğini ve bölgesel barış umutlarını yok ettiğini belirtti.
UYARILAR VE TEDBİRLER
Ankara, bölgeye seyahat edecek Türkiye vatandaşlarını uyararak İran’a gitmekten kaçınılmasını istedi. Ayrıca G7 ve Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası topluma aktif rol üstlenme çağrısı yaptı.
MHP lideri Devlet Bahçeli, İsrail’e karşı “güç kullanılarak durdurulması” gerektiğini savunarak Türkiye’nin net tavrını ortaya koydu.
BÖLGEDE SAVAŞ TEHLİKESİ BÜYÜYOR
İsrail’in saldırgan politikaları ve sivilleri hedef alan tutumu, yeni bir bölgesel savaşın habercisi olarak değerlendiriliyor. Türkiye ise, hem diplomasi çabalarıyla hem uluslararası hukuk vurgusuyla barışın en güçlü savunucusu konumunda.
Uluslararası toplumun bu krizi önleyici adımları hızla atması beklenirken, Türkiye’nin diplomatik girişimleri ve güçlü tavrı, barış yolunda kritik bir rol üstlenmiş durumda.